Saadet Partisi Gaziantep Gençlik kollarından basın açıklaması: GAZZE’DEKİ KATLİAMLARA KARŞI MÜCADELE VURGUSU
Saadet Partisi Gaziantep Gençlik kollarından basın açıklaması: GAZZE’DEKİ KATLİAMLARA KARŞI MÜCADELE VURGUSU
GAZZE'YE DESTEK ÇAĞRISI
Saadet Partisi Gaziantep Gençlik Kolları Başkanı İbrahim Beyaz, Gazze halkına yönelik işlenen insanlık suçlarını dile getirerek basın açıklaması yaptı.
SİYONİST İSRAİL ZULMÜNE, İNSANLIK İZLEMEYE, HALKI MÜSLÜMAN DEVLETLER SESSİZLİĞE, İKTİDAR İSE TİCARETE DEVAM EDİYOR
Başkan İbrahim Beyaz yaptığı açıklamada siyonist İsrail'in sivilleri vurarak Filistin'de büyük bir katliam yaptığını vurguladı.
Başkan Beyaz açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
Kıymetli basın mensupları, Kalbi mazlumlar için atan, Gazze için atan Kudüs için atan çok kıymetli Filistin Sevdalıları, muhterem hazirun ve aziz milletimiz!
Hepinizi hürmet ve muhabbetle selamlıyoruz.
SİYONİST İSRAİL ZULMÜNE, İNSANLIK İZLEMEYE, HALKI MÜSLÜMAN DEVLETLER SESSİZLİĞE, İKTİDAR İSE TİCARETE DEVAM EDİYOR.
7 Ekim 2023’te başlayan olaylarda; Hamas öncülüğündeki Filistinli kardeşlerimiz şanlı bir direniş başlattı. Yıllarca uğramış oldukları sistematik zulme baş kaldıran filistinli kardeşlerimizin direnişine karşı siyonist rejim ise yine eli silah tutmayan masum sivilleri bombalayarak karşılık verdi ve sonrasında artık herkesin malumu olan büyük bir katliamı izler olduk.
Gelinen noktada siyonist rejimin başlattığı bu katliamı, maalesef tüm dünya belki de tarih boyunca olmadığı kadar sessiz şekilde, hiçbir şey yapmadan izlemektedir. Başta ülkemiz olmak üzere, islam alemi ve hatta tüm insanlık; siyonistlerin Gazze’ye uyguladığı soykırıma karşı hiçbir şey olmamışçasına duyarsız bir tavır sergilemektedir. 7 Ekim Aksa Tufanı ile başlayan mücadelede Siyonist rejim; sadece sivilleri vurarak bir haysiyetsizlik hikayesi yazarken ülkemizin, islam aleminin ve hatta tüm insanlığın bu hareketsizliğinden, sessizliğinden de her geçen gün daha cesaret almaktadır.
Öncelikle Gazze’de şehit düşmüş tüm kardeşlerimize Allahtan rahmet diliyorum. Bizler biliyor ve iman ediyoruz ki onlar vatan topraklarını, kutsal toprakları son nefesine kadar savunan şerefli müslümanlardır. Bu sebeple de onların mekanları cennettir inşallah.
Kıymetli kardeşlerimiz, Aziz Milletimiz!
Filistinde bir trajedi yaşanırken islam alemi ve hatta tüm dünya büyük bir sessizlik içerisinde. İnsanlık ölü taklidi yaparken ülkemizde de ilginç şeyler oluyor. Hükümetimiz 7 ekimden bugüne gelene kadar önce hiçbir tavır almamış olup, gelen tepki ve vahşetin büyüklüğü karşısında belirli bir süre sonra yapıyormuş gibi yaparak bazı adımlar attı. Elbette başta cumhurbaşkanımız olmak üzere tüm yetkililerimiz şiddetli bir kınama yarışına da girdiler. Ancak bu kınama mesajlarının şiddetinden etkilenmeyen İsrail, hareketsizliğimizden cesaret alarak daha da büyük vahşetlere imza atmaya başladı; bu vahşetler kesmemiş olacak ki Gazze ile yetinmeyip sonra da Lübnanda ki masum sivilleri hedef almaya başladı. Yapıyormuş gibi yapılan adımlar ise herkesin malumu olduğu üzere; büyükelçimizin istikşafi görüşmeler yapmak üzere geçici olarak Ankaraya çağrılması ve sözde ticaretin kesilmesi oldu. Ancak ticaretin kesilmesi kararının alındığı Nisan ayından bugüne ülke limanlarımızdan kalkan her tür Siyonist gemi; tel aviv ve hayfa limanlarına yük taşımaya devam etti.
Gelinen noktada görülüyor ki iktidar israille kirli ticaretini utanmadan ve sıkılmadan “Filistinle Ticaret” adı altında devem ettiriyor, Socar ve Botaş üzerinden Doğalgaz ve yakıt sevkiyatları hız kesmeden devam ediyor. AK Parti grup başkan vekili Özlem Zenginin itirafıyla hükümetimiz giden her varilden para kazanıyor. Geçtiğimiz günlerde ülkemiz limanlarına demirlemiş Siyonist firmalarının gemileri; Milli Görüşcü cesur AGD’li kardeşlerimiz tarafından basılınca iktidarın maskesi de iyice düşmüş oldu. Takke düşüp kel göründükten sonra artan protestolara karşı ise hükümet artık yeni bir senaryo uygulamaya başladı.
Son olarak geçtiğimiz günlerde TRT World Forum'da organize edilen programa katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bizzat kendisi konuştuğu sırada 9 gencimiz tarafından demokratik ve hiçbir provakasyon içermeyen bir protesto ile karşılaştı. Kardeşlerimiz yükseltmiş oldukları ses ile
“Neden Azerbaycan Petrolü İsraile Gidiyor?
Gemiler Gazzeye, Hayfaya Değil
Vicdan Gemisine Neden İzin verilmiyor?
Siyonistler Siyonist faaliyetlerini denizlerimizde ve limanlarımızda sürdürüyor?
Soykırımcılarla işbirliği yapanları TRT World Forum’a davet ediyorlar
Free Free Palestine”
Şeklinde itirazda bulundular.
Vicdanların sesi olan bu protesto, hiçbir hakaret ve kanuna aykırı durum içermemesine rağmen salonda müdahele ile karşılaşan gençlerimiz akabinde yapılan gözaltı işlemi sonrası pazartesi günü itibariyle tutuklandılar.
Hukuki olarak ancak bir Hukuk Garabeti olarak tanımlanabilecek bu tutuklama kararı hiçbir hukuki zemine oturtulamadığı gibi elbette insani de değildir. Hiçbir şahsa yöneltilmemiş ve zararı olmayan, yalnızca haklı bir itirazı içeren bu protestoyu cezalandıran hükümet, biliyoruz ki bu siyasi tutuklama kararı ile başka bir şeyi hedeflemektedir.
Yüzlerine vurulan hakikati daha fazla duymaya tahammülü olmayan iktidar; Siyonistlerle ticareti kesmek yerine siyonsitlerle ticareti kesin diyen insanları cezalandırarak vicdanları susturmaya; sindirmeye çalışmaktadır.
Ancak bizler Saadet Partisi Gençlik Kolları olarak haykırıyoruz! Sizler susturmaya çalışsanız da vicdanlı insanlar hep var olacak ve sesini yükselterek sizi rahatsız etmeye devam edeceklerdir.
Bizler biliyor ve hatırlatıyoruz ki Peygamber Efendimiz “Cihadın en faziletlisi zalim sultanın yanında hakkı söylemektir” buyurmuştur. Bu şiarla zulmeden yöneticiye karşı hakikati söylemek amellerin en faziletlilerindendir. Sizler insanları tutukladıkça bizlerin sesi daha da gür çıkacaktır.
Ve iktidara açıkça söylüyoruz! Dilinizle Gazzenin yanında olup elinizle israille iş tutamazsınız!
Hem Gazze’nin yanında olup, hem de Gazzeyi bombalayanlara uçak yakıtı yollayamazsınız!
Hem Gazze’nin yanında olup hemde siyonistlere doğal gaz yollayamazsınız!
- Hem Gazze’nin yanında olup hem de israile askeri mühimmat götüren gemilere ev sahipliği yapamazsınız!
- Hem Gazze’nin yanında olup hem de gazzeyi çevreleyenlere dikenli tel veremezsiniz!
- Hem Gazze’nin yanında olup hem de Siyonistlere çelik satamazsınız!
-Hem Gazze’nin yanında olup hem de siyonistleri vuracak füzeleri kürecik radar üssünden ABD’ye raporlayamazsınız!
- Hem Gazze’nin yanında olup hem de İsraile su veremezsiniz!
Ve en önemlisi biz gençleri susturamazsınız! Tıpkı tutuklanan 9 kardeşimiz gibi bizlerde haykırıyoruz! Eğer suç ise bizi de tutuklayın diyoruz!
“Neden Azerbaycan Petrolü İsraile Gidiyor?
Gemiler Gazzeye, Hayfaya Değil
Vicdan Gemisine Neden İzin verilmiyor?
Siyonistler Siyonist faaliyetlerini denizlerimizde ve limanlarımızda sürdürüyor?
Soykırımcılarla işbirliği yapanları TRT World Forum’a davet ediyorlar
Free Free Palestine” diyoruz.
Bizler biliyoruz ki iktidar ülkemizde ki samimi müslümanları dikkate almayıp ticaretine devam ediyor. Bırakın vanaları kapatmayı, daha da açarak israili daha da fazla besliyor. Ve bu kirli ticareti sözde filistinle yapıyoruz diye bir de kılıf uyduruyor.
Bizler ise Saadet Partisi olarak ilk günden itibaren ‘ticareti kesin, soykırıma ortak olmayın’ dedik. ‘Bizim devletimizin alnında, tarihimizin hiçbir noktasında kara leke yoktur’ dedik. Mitingler düzenledik. ‘Vicdanın sesini duy, Hareket Geç’ çağrısı ile Tüm Türkiye’de basın açıklamaları düzenledik. Hukuki işler başkanlığımızın koordinasyonu ile yine Tüm Türkiye’de suç duyurularında bulunduk. Meclisi hareket geçirdik. Her basın toplantımızda, her grup toplantımızda, her genel kurul konuşmamızda her yerde İsrail ile ticaret konusuna değindik. Yetmedi, karşısından parmak sallanırken, Hasan Bitmez vekilimizi, kürsüde şehit verdik. Şunu net bir şekilde gördük: AK Parti’ye oy veren seçmenlerin hemen hemen hepsinin karşı çıkmasına rağmen, iktidar İsrail’le Ticaretten Vazgeçmiyor! Gazze’ye insani yardım taşıyacak ‘Vicdan Gemisini’ göndermiyor, İsrail’e silah taşıyan gemilere limanlarımızda ev sahipliği yapıyor ve artık en son olarak siyonist israille ticaretine itiraz edeni TUTUKLUYOR!
Halbuki bizim tarihimizde, limanlarımızdan gemiler, Endülüs’e mazlumları korumak için giderdi; Halbuki, bizim limanlarımızdan gemiler Endonezya’ya, Açe’ye, Afrika’ya ve dünyanın dört bir yanına umut olmak için giderdi. Bizim gemilerimiz, asla ve asla vahşete, zulme ve zalime destek olmak için gitmezdi. Ama şimdi bizler bu vebale bizi ortak etmeyin dedikçe hükümet, gemilere izin veriyor, ticarete devam ediyor.
Değerli kardeşlerim, Aziz milletimiz!
Unutulmamalıdır ki iktidarın bu ticareti de vicdanlara karşı yapmış oldukları bu tutuklamaları da tarih affetmeyecek, tarih affetmediği gibi gelecek nesillerde affetmeyecek! Bizler Filistin’deki çocukları katleden tankların, yakıtlarını gönderenlere, gönderenlere itiraz edenleri tutuklayanlara karşı sus pus olanlara karşı olduğumuzu göstermek için buradayız ve buradan diyoruz ki kirli ticaret son bulmadan hükümetin İsrail karşısında durduğuna asla inanmıyoruz. Vanaları kapatmazsanız yarın daha büyük eylemler yapacağımızı ilan ediyoruz. Ticareti kesmezseniz başka yerlerde karşınıza çıkacağımızı ilan ediyoruz! Gençlerimizi tutuklayarak sesimizi kısamayacağınızı ilan ediyoruz!
Sözlerimi tamamlarken son nefesini verirken bu kanlı işbirliğini haykıran şehidimiz Hasan Bitmez ağabeyin bize miras olarak bıraktığı, rahmetli Sezai Karakoç’un meşhur dizelerini tekrar hatırlatmak istiyoruz;
Onlar sanıyorlar ki, biz sussak mesele kalmayacak.
Halbuki, biz sussak, tarih susmayacak.
Tarih sussa, hakikat susmayacak.
Onlar sanıyorlar ki, bizden kurtulsalar mesele kalmayacak.
Halbuki bizden kurtulsalar vicdan azabından kurtulamayacaklar,
Vicdan azabından kurtulsalar, tarihin azabından kurtulamayacaklar.
Tarihin azabından kurtulsalar, Allah'ın gazabından kurtulamayacaklar.
Gazzeyi, Filistini, Lübnanı ve buradaki kardeşlerimi hürmet ve muhabbetle selamlıyoruz.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.